Kendini ait hissettiği yere ilginç tesadüflerle sürüklenmiş ve en başından olması gereken yerin burası olduğunu düşünen biri olarak her geçen gün kendimi; mesleğimi, meslekten çok daha fazlasıyla niteleyecek oluşumlar ve fikirlerin ardından koşarken buluyorum ve hayatımı hiç durmayacak yolculuğunda işimizin talepten çok ihtiyaçlardan süregeldiğini anlatmaktan zevk alarak geçireceğimi biliyorum :) Çünkü her gün farklı bir bilgiden ve perspektiften yola çıkarak görüyorum ki mekanlar insan psikolojilerinin yapı taşı.

Kendi halinde bir girişten sonra İç Mimarlık son sınıf öğrencisi ve meslektaşlar kervanına çeyrek kalmış bir aday olarak tamamlamaya devam ettiğim teknik bilgilerin yanı sıra iyi seviyede Autocad, Skethcup, Photoshop ve orta düzeyde 3D Max bilgimle beraber ileri seviyede İngilizceye hakimim. Velux Türkiye yarışmasından sonra tarihi yapıların geri kazanımıyla ilgili dahil olduğum projeyle alakalı olarak yakın zamanda çıkacak bir kitap üzerine çalışma arkadaşlarımla birlikte hali hazırda sürecimiz devam etmekte.

Bu işin en çokta uçsuz bucaksız olmasından etkileniyorum; “Benim için her gün yeni bir şeydir. Her projeye ilk yaptığım projeymiş gibi bir güvensizlikle başlarım. Ter dökerim, bir yola doğru giderim ve çalışmaya başlarım, nereye gittiğimden emin olmadan. Eğer nereye gittiğimi bilseydim, bu işi yapamazdım.” /Frank Gehry

Büşra Yoldaş