Yüzyıllardan beri gördüğümüz yapıların aslında birbirinden destek çıkarak oluştuklarının farkındayız. İnsanların birbirlerine karşı gösterdiği daha farklı, daha iyi olma çabası sonucu mimarlığın gelişme gösterdiğini düşünüyorum.

Aziz Vasil Kadetral'ini örnek vermek istiyorum. Rus mimarisi ilk başta Ayasofya'dan etkilenmek üzere mimari çalışmaları başlattı. Bu Kadetral'de bundan etkilendi. Bildiğiniz gibi Kadetral'de sekiz kubbe bulunuyor. Bu kubbeler kazandıkları sekiz zaferi temsilen inşaa edilmiş. Daha sonra dokuzuncu bir kubbe eklenmiştir. Bu binada daha önce kullanılan ahşap işçiliğinin yerine renkli seramikler ve tuğlalalarla bezenmiş işçilik yer alır.

Bir rivayete gör Napolyon bu yapıyı o kadar çok beğeniyor ki takıntı haline getiriyor. Bu yapıyı Paris'e götürmek istiyor ama götüremeyeciğini anladığında yıkma emri veriyor. Tam fitiller ateşlenmişken yağmur yağ

maya başlıyor ve bu yapıyı yok edemiyorlar.